Online Zayıflamada Yeni Bir Dönem Uzaktan Eğitim

Online Zayıflamada Yeni Bir Dönem Uzaktan Eğitim
Siz de kalıcı ve sağlıklı zayıflamak ister misiniz?

Salı

Zayıflama Okulu ve Aile İçi Şiddet

Zayıflama Okulu ve Aile İçi Şiddet 

Zayıflama okulu olan online kilobekçiliği sistemi üyelerinin ve üye olmak isteyen birçok kadının hikâyesini yakından bilmektedir. Sadece zayıflama değil genel bir toplumsal sorun olan "kadının yeri" konusunda tanık olduğumuz yaşamlardan ilhamla birkaç şey söylemek isteriz.

Zayıflama okulu: Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada yaşanan ve aslında temeli "insan hakları ihlaline" dayanan temel bir sorundur bu koca, dolayısıyla aile içi şiddet sorunu.

Zayıflama okulu: Aile içinde genelde kadına yönelik farklı şiddetler uygulanmaktadır. Bunların başında cinsel şiddet, ekonomik şiddet ve psikolojik şiddet gelir. Karı-koca arasındaki sorunlar bir şekilde şiddete bağlanmaktadır ve bu şiddetin temeli cinsiyet kökenlidir. Erkeğin kadından daha üstün olduğuna ve kadının üzerinde baskı kurmasının doğal bir hak olduğuna duyulan inanç, sistemin çarpıklığını da gözler önüne sermektedir.

Genel kanılar; erkek güçlüdür kadın zayıftır, erkek kadın üzerinde söz sahibidir, kadın ekonomik yönden de erkeğe bağımlıdır, mülkiyet hakkında erkek üstün tutulur, kadınlara eğitimde fırsat eşitliği tanınmaz, aile içi şiddet "özel alan" olduğu gerekçesiyle ciddiye alınmaz, kadınlar siyasete karıştırılmaz...


gelişerek zayıflama
Farklı bir zayıflama okulu: Gelişerek Zayıflama


"Zayıflama Okulundan Genel Tavsiyeler" yazımızı okudunuz mu?


Zayıflama okulu: Kadınların bir zaman sonra küçük bir kızken kurdukları hayaller de heba olur böylece: Beyaz bir gelinlik, güzel bir düğün, yeni eşyalar, anlayışlı, evine bağlı, karısına sadık, çocuklarına örnek bir baba ihtimali de ortadan kalkar. 

Zayıflama okulu: Erkek nasıl ki karısından "anlayış" bekliyorsa, kadın da doğal olarak kocasından bekliyor bunu. Tek taraflı, sürekli olarak vermek ama karşılığında hiçbir şey alamamak kadını hem ruhen hem de bedenen yıpratmaya başlıyor.

Ülkemizde çoğu kadın evin bütün işlerini yaptığı gibi, kocasından aldığı az parayla çok şey başarmaya çalışıyor. Koca, kahvehane köşelerinde okey taşlarının suyunu çıkarırken, karısı kendi keyfi için bir şeyler yapsa hemen "suçlu" konumuna düşürülüyor. 

Kadını ikinci plana atan ve hayattan beklentilerini önemsemeyen erkek, her gün karısının hayatından biraz daha çıkarılıyor aslında; ancak çoğu erkek bunun farkında bile değil.

Bayram ziyaretlerinde bile erkek önce kendi ailesine gitmek istiyor; karısının ailesine giderken de mutlaka ya biraz sorun çıkarıyor ya da karısının anne-babasının evinde çok az bir zaman geçirip hemen oradan kalkıyor. 

Özellikle bizim gibi ülkelerde kadınlar "yaşı geçmeden" evlenmeye çalışıyorlar. İstanbul'un bazı bölgelerinde bu yazılı olmayan kural yaygın olduğu gibi, Anadolu'da birçok bölgede 13 yaşından itibaren "çocuk gelinler" evlilik hayatına giriyorlar. 

Daha kendileri çocukken çocuk doğuruyorlar, kim olduklarını öğrenemeden hayat gailesi içinde çırpınıyorlar.

Bu çırpınışların çoğunlukla geldiği noktalardan biri de "Kilo Sorunu." Her ne kadar Türk erkeği "balık etli kadın" sevdiğini söylese de, kalabalık ailelerin daha çok sevileceği sanısı ve "Sen doğur Allah rızkını verir" inancıyla da kadınlar iyice kilo aldı.

Eve kapatılan, altın günlerinde hamur işi yiyen, spora gitmeye kalksa "el-alem ne der" düşüncesiyle anında pıstırılan, zayıflamak istese "sen kendini kime beğendireceksin!" diye paranoyaya neden olan, sürekli kilo aldığı ve fazla kilo yüzünden başka hastalıkların da tetiklendiği bu gibi durumlarda kadınlar "kilo versem bir dert, vermesem başka bir dert" diye arada kalmaya mahkum edildiler.

Hayatlarını evine yani, kocasına ve çocuklarına adamak zorunda kalan kadınların kendileri için yaptıkları bir şey neredeyse kalmadı. 21. yüzyılda olmamıza rağmen zihnen çok daha gerilerdeyiz. Devlet büyüklerinin ülkenin ekonomik ve siyasi sorunlarına çözüm üretmesi gerekirken; "Hamile kadın sokağa çıkmamalı," "Kadın toplum için gülmemeli," "Kadın istemeseydi tecavüze uğramazdı," gibi demeçler verdiklerini görünce, onları dinleyen ve ciddiye alan erkeklerden de fazla bir şey beklememek gerekiyor. Çünkü bu erkeklerin çok büyük bir kısmı kitap okumaz, okuyanlara da aptal gözüyle bakarlar; onlar için daha iyi daha güzel bir dünya yoktur, varsa bile o dünya kendileri ve erkek çocukları için geçerlidir; kadınları ve kız çocukları için değil.

Bunu değiştirmek bireysel bir çaba da olabilir. Aile içi psikolojik şiddet durumlarını bizimle çözen ve güçlü olduğunu anlayan birçok kadın üyemiz olabilir. Çünkü Gelişerek Zayıflama online kilobekçiliği sistemi basit bir danışmanlıktan daha fazlasını yapan kilobekçilerine sahiptir. 

Buraya tıklayarak online kilobekçiliği sistemi hakkında daha detaylı bilgi alabilir ve aramızda katılabilirsiniz.

Kilobekçisi Kimdir? videomuzu izlemeden geçmeyin :)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder