Online Zayıflamada Yeni Bir Dönem Uzaktan Eğitim

Online Zayıflamada Yeni Bir Dönem Uzaktan Eğitim
Siz de kalıcı ve sağlıklı zayıflamak ister misiniz?

Perşembe

Çorba Deyip Geçmeyelim

Çorba Deyip Geçmeyelim

Zayıflama okulu online kilobekçiliği sistemi olarak çorbaya gerekli ihtimamın gösterilmediğini düşünüyoruz. Bu yüzden onedio'nun derlediği çorba tariflerine denk gelmediyseniz biz birkaç tanesi derleyip toparlayalım dedik. Çünkü zayıflama okulu yeri geldiğinde çorba tarifi de vermek demektir :)

Zayıflama okulu olarak öncelikle genel bir giriş yapalım konuya: Çünkü arkadaşlar "fazla miktarlarda" yemek yiyoruz biz. Bu kadar miktara gerek var mı, sorusundan başlayabiliriz. Neden gözümüzü doyurmaya çalışıyoruz? Ve bundan nasıl kurtulabiliriz?

gelişerek zayıflama
Sağlıklı beslenmek için: Gelişerek Zayıflama




Zayıflama okulu olarak miktarları azaltmanın midemizi hafifletici bir etkisi olduğunu ve düzenli bir şekilde yemek programı yapıldığı takdirde bir akşam yemeğini çorba ve salatayla geçirebileceğimiz ve hatta hiç de aç kalmayacağımızı biliyoruz. Bizce siz de öğrenmelisiniz :)

1) Mantılı Çorba: Zayıflama okulu çalışanlarının damak tadına göre ilk sırayı mantılı çorbaya verdik :)

Tencerede eritilen yağın üzerine un eklenir ve rengi değişene kadar kavrulur. Salça eklendikten sonra bir-iki dakika daha kavurma işlemi devam eder. Sıcak su katıldıktan sonra kaynamaya bırakırız. Kaynama noktasına gelindiğinde mantıyı, nohutu, tuz ve karabiberi, pul biberi ilave ederiz. Damak tadına göre nar ekşisini de ekledikten sonra mantılar yumuşayana kadar pişmeye bırakıyoruz. Piştiği zamanda üzerine bir bardak soğuk su ilave edilebilir. Ayrı bir tavada yağ eritilip üzerine nane ve pul biber katıp kavurmaya başlarız. Yapılan bu sosu çorbanın üzerinde gezdirip ocağı kapatıyoruz. 

2) Ciğerli tel şehriye çorbası: Tavuk ciğerleri suda 10 dakika kadar haşlıyoruz. Yıkayıp süzdükten sonra küp şeklinde doğruyoruz. Başka bir tencerede yağda domatesin rendesi kavrulur. Tavuk suyunu tencereye ekleyip kaynattıktan sonra suya şehriye ve küp şeklinde doğranan ciğerleri ilave ediyoruz. 10 dakika kadar daha kaynattıktan sonra limon, nane ve karabiber ekleyip afiyetle içiyoruz. 

3) Taneli sebze çorbası: Sebzeler tek tek ayıklanır ve iyice yıkanır. İstediğiniz estetikte sebzeleri doğrarsınız, küp şeklinde de doğramak mümkün, yapabildiğiniz kadar. Bir tencereye yağı ve kıyılmış soğanı orta sıcaklıktaki ateşte kavurmaya başlıyoruz. Soğanlar pembeleşir, bir kaşık un koyulur, biraz karıştırılır. Damat tadına göre 1 yemek kaşığı salça da eklemek mümkündür burada. Patatesleri kavurup daha sonra doğradığımız sebzeleri de katıp kavurmaya başlıyoruz. Et suyunu veya sadece suyu ekleyip sebzeler yumuşayana kadar pişiriyoruz. 

4) Buraya tıklayarak online kilobekçiliği zayıflama sistemiyle ilgili daha detaylı bilgi ediniyoruz ve hayatımızda yepyeni bir döneme başlıyoruz. 

Kilobekçileri Bana Ne Gibi Fayda Sağlayacak? diye düşünenler bu videomuzu izlemeden geçmesin :)


Salı

Zayıflama Okulu ve Aile İçi Şiddet

Zayıflama Okulu ve Aile İçi Şiddet 

Zayıflama okulu olan online kilobekçiliği sistemi üyelerinin ve üye olmak isteyen birçok kadının hikâyesini yakından bilmektedir. Sadece zayıflama değil genel bir toplumsal sorun olan "kadının yeri" konusunda tanık olduğumuz yaşamlardan ilhamla birkaç şey söylemek isteriz.

Zayıflama okulu: Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada yaşanan ve aslında temeli "insan hakları ihlaline" dayanan temel bir sorundur bu koca, dolayısıyla aile içi şiddet sorunu.

Zayıflama okulu: Aile içinde genelde kadına yönelik farklı şiddetler uygulanmaktadır. Bunların başında cinsel şiddet, ekonomik şiddet ve psikolojik şiddet gelir. Karı-koca arasındaki sorunlar bir şekilde şiddete bağlanmaktadır ve bu şiddetin temeli cinsiyet kökenlidir. Erkeğin kadından daha üstün olduğuna ve kadının üzerinde baskı kurmasının doğal bir hak olduğuna duyulan inanç, sistemin çarpıklığını da gözler önüne sermektedir.

Genel kanılar; erkek güçlüdür kadın zayıftır, erkek kadın üzerinde söz sahibidir, kadın ekonomik yönden de erkeğe bağımlıdır, mülkiyet hakkında erkek üstün tutulur, kadınlara eğitimde fırsat eşitliği tanınmaz, aile içi şiddet "özel alan" olduğu gerekçesiyle ciddiye alınmaz, kadınlar siyasete karıştırılmaz...


gelişerek zayıflama
Farklı bir zayıflama okulu: Gelişerek Zayıflama


"Zayıflama Okulundan Genel Tavsiyeler" yazımızı okudunuz mu?


Zayıflama okulu: Kadınların bir zaman sonra küçük bir kızken kurdukları hayaller de heba olur böylece: Beyaz bir gelinlik, güzel bir düğün, yeni eşyalar, anlayışlı, evine bağlı, karısına sadık, çocuklarına örnek bir baba ihtimali de ortadan kalkar. 

Zayıflama okulu: Erkek nasıl ki karısından "anlayış" bekliyorsa, kadın da doğal olarak kocasından bekliyor bunu. Tek taraflı, sürekli olarak vermek ama karşılığında hiçbir şey alamamak kadını hem ruhen hem de bedenen yıpratmaya başlıyor.

Ülkemizde çoğu kadın evin bütün işlerini yaptığı gibi, kocasından aldığı az parayla çok şey başarmaya çalışıyor. Koca, kahvehane köşelerinde okey taşlarının suyunu çıkarırken, karısı kendi keyfi için bir şeyler yapsa hemen "suçlu" konumuna düşürülüyor. 

Kadını ikinci plana atan ve hayattan beklentilerini önemsemeyen erkek, her gün karısının hayatından biraz daha çıkarılıyor aslında; ancak çoğu erkek bunun farkında bile değil.

Bayram ziyaretlerinde bile erkek önce kendi ailesine gitmek istiyor; karısının ailesine giderken de mutlaka ya biraz sorun çıkarıyor ya da karısının anne-babasının evinde çok az bir zaman geçirip hemen oradan kalkıyor. 

Özellikle bizim gibi ülkelerde kadınlar "yaşı geçmeden" evlenmeye çalışıyorlar. İstanbul'un bazı bölgelerinde bu yazılı olmayan kural yaygın olduğu gibi, Anadolu'da birçok bölgede 13 yaşından itibaren "çocuk gelinler" evlilik hayatına giriyorlar. 

Daha kendileri çocukken çocuk doğuruyorlar, kim olduklarını öğrenemeden hayat gailesi içinde çırpınıyorlar.

Bu çırpınışların çoğunlukla geldiği noktalardan biri de "Kilo Sorunu." Her ne kadar Türk erkeği "balık etli kadın" sevdiğini söylese de, kalabalık ailelerin daha çok sevileceği sanısı ve "Sen doğur Allah rızkını verir" inancıyla da kadınlar iyice kilo aldı.

Eve kapatılan, altın günlerinde hamur işi yiyen, spora gitmeye kalksa "el-alem ne der" düşüncesiyle anında pıstırılan, zayıflamak istese "sen kendini kime beğendireceksin!" diye paranoyaya neden olan, sürekli kilo aldığı ve fazla kilo yüzünden başka hastalıkların da tetiklendiği bu gibi durumlarda kadınlar "kilo versem bir dert, vermesem başka bir dert" diye arada kalmaya mahkum edildiler.

Hayatlarını evine yani, kocasına ve çocuklarına adamak zorunda kalan kadınların kendileri için yaptıkları bir şey neredeyse kalmadı. 21. yüzyılda olmamıza rağmen zihnen çok daha gerilerdeyiz. Devlet büyüklerinin ülkenin ekonomik ve siyasi sorunlarına çözüm üretmesi gerekirken; "Hamile kadın sokağa çıkmamalı," "Kadın toplum için gülmemeli," "Kadın istemeseydi tecavüze uğramazdı," gibi demeçler verdiklerini görünce, onları dinleyen ve ciddiye alan erkeklerden de fazla bir şey beklememek gerekiyor. Çünkü bu erkeklerin çok büyük bir kısmı kitap okumaz, okuyanlara da aptal gözüyle bakarlar; onlar için daha iyi daha güzel bir dünya yoktur, varsa bile o dünya kendileri ve erkek çocukları için geçerlidir; kadınları ve kız çocukları için değil.

Bunu değiştirmek bireysel bir çaba da olabilir. Aile içi psikolojik şiddet durumlarını bizimle çözen ve güçlü olduğunu anlayan birçok kadın üyemiz olabilir. Çünkü Gelişerek Zayıflama online kilobekçiliği sistemi basit bir danışmanlıktan daha fazlasını yapan kilobekçilerine sahiptir. 

Buraya tıklayarak online kilobekçiliği sistemi hakkında daha detaylı bilgi alabilir ve aramızda katılabilirsiniz.

Kilobekçisi Kimdir? videomuzu izlemeden geçmeyin :)



Perşembe

Online Zayıflama Okulu ve Spor Bilinci

Online Zayıflama Okulu ve Spor Bilinci

Zayıflama okulu; her zaman şöyle başlanılır: "Ben spor yapmadan, hareket etmeden zayıflamak istiyorum!

Zayıflama okulu, bu tarz söylemlere fazlasıyla alışkındır. Bir bilseniz kaç kişi bu cümleyle başladığı sürecine yürümekten sıkılıp sürekli interval yapmak istediği hale geldiğini...

Zayıflama okulu; üşengeçliği bir tarafa bırakarak, oturduğumuz yerden hiçbir yere gidemeyeceğimizi bizi anlatır, hem de tane tane... Yapacağımız sporların süresi kişinin isteğine, hedef ve beklentilerine göre uzayabilir. Sporumuz yoğun ve en az 60 dakika ise bize lazım olan enerjiye ve besin değerlerine de ihtiyacımız var demektir. Spordan sonraki ilk 45 dakika kalp kan akışını daha hızlı tempoda yapacağı için kaslar için gerekli olan enerji yerine konulacaktır.


gelişerek zayıflama
Online zayıflama okulu: Gelişerek Zayıflama





Zayıflama okulu; bazı insanlarda spor açlık hissi yaratır bazı insanlarda da tokluk yaratır. Mideniz kazınmıyorsa spor sonrası meyve tercih edebilirsiniz. Özellikle suyu meyveler; elma, mandalina, portakal gibi. Meyveyle aranız pek yoksa ve çiğneme yapmak istemiyorsanız yağsız süt içmek iyi bir tercih olabilir. 

Zayıflama okulu; özellikle yoğun bir spordan sonra akşam geç saatler olup eve geldiyseniz, duşunuzu aldıktan sonra (ister salonda ister evinizde) ağır bir tüketim yapmayın. Ama ertesi gün mutlaka kas gruplarını beslemek için öğle arasında tam tahıllı ekmeğin içine tavuk sandviç hazırlayabilirsiniz. Tahıl karbonhidratı verirken, tavuk da hem karbonhidratı hem de proteini verecektir. 

Spor sonrası su içmeye yüklenip kendinizi şişirmeyin. Evet, spor sırasında epey sıvı kaybediyoruz; ancak su tüketimi yine de sadece ihtiyacınız ve susuzluğunuzu giderecek kadar olmalıdır. Aksi takdir sık tuvalete çıkma gibi tatsızlık yaşayabilir, vücut için gerekli olan besin değerlerini farkında olmadan sürekli idrara çıkarak atmış olabiliriz. Bir ihtimal yani. 

Günlük iki şişe maden suyu içebilirsiniz. Spor yapsanız da yapmasanız da içebilirsiniz. Öğleden sonra 15-16 saatleri arasında ve akşam 21-22 saatleri arasında içeceğiniz maden suyu midenizi de rahatlatacaktır ve varsa şişkinliğinizin dinmesini sağlamaya yardımcı olacaktır.

Buraya tıklayarak bize ulaşabilir, online kilobekçiliği sistemi hakkında detaylı bilgi edinebilir ve sisteme gelerek kalıcı zayıflama başarısı gösterebilirsiniz. 

Kilobekçisi Kimdir? videomuzu izlemeden geçmeyin :)



Salı

Zayıflama Okulu ve Su Dengesi

Zayıflama Okulu ve Su Dengesi

Zayıflama okulu, gerek blog yazılarında gerekse de beaber çalıştığı üyelerine su yudumlamanın önemini defalarca kez vurgulamıştır. Günde ortalama 2 litre su yudumlamamız gerektiği artık kalıplaşmış bir bilgi olarak hayatımıza yerleşmiştir.

Zayıflama okulu; NTV'nin 17.10.2016 tarihli haberine göre de, günde 8 bardak su içmemize gerek olmayabileceğini yazılmış.

Zayıflama okulu olarak biz şuna dikkat ediyoruz özellikle; evet, su çok önemli ve hayatidir; ancak biz üyelerimize su içmelerini değil, çiğneme sanatına uygun olarak yudumlamalarını söyleriz. Ağızda çalkalanan ve tıpkı katı bir gıdaymış gibi çiğnenip yavaşça yudumlanan su daha iyi bir etkiye sahip. Oturarak içmek de suyun bağırsakları temizlemekte daha etkili olduğunu gösteriyor. Ancak her şeyin fazlasının zarar olabileceği gibi suyun da fazlası zarar verebiliyor.


gelişerek zayıflama
Farklı bir zayıflama okulu: Gelişerek Zayıflama


"Online Zayıflama Okulu Takibi" yazımızı okudunuz mu?


Zayıflama okulu; Avustralya'daki Monash Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma ise günde sekiz bardak suyun içilmesi gerektiği düşüncesini "şimdilik" yıkmış gibi görünüyor. Prof. Dr. Halil Coşkun NTV'ye yaptığı açıklamada şunları kaydediyor; “Önceki çalışmalara bakarak, araştırmacılar katılımcılardan iki farklı şart altında gerekli suyu yutabilmek için sarf ettikleri eforu oranlamalarını istedi; susadıklarında ve susuzluklarını giderdikten sonra içebilecekleri maksimum su miktarını almaya ikna edildiler. Aynı zamanda beyinin çeşitli kısımlarındaki aktivite görüntülendi. Sonuçlar, aşırı su içildikten sonra eforun üç kat arttığını gösterdi. Katılımcılar yüksek bir eforla yutkunmaya çalıştıklarında beynin sağ ön frontal alanları çok daha fazla aktifti. Araştırmacıların talimatlarına göre frontal beyin zarının aşırı hareketine sebep olmak ise yutkunma güçlüğünü ortaya çıkarabiliyordu." Bu yutkunma güçlüğü ise bizleri güç bir durumda bırakabilir, başka bir hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir. 

Zayıflama okulu; aşırı, yani gereğinden fazla su tüketilmesinin yarattığı tehlike de su zehirlenmesi ya da kanda sodyum azlığı olan hiponatremiaya neden olmaktaymış. Bu da uyuşukluk, mide bulantısı ve hatta gülme krizine dönüşebilirmiş. 

Araştırmaya göre yalnız susadıkça ve gerçekten ihtiyacımız oldukça su tüketmemizin daha doğru bir yaklaşım olacağı yönünde. Siz de online zayıflama kilobekçiliği sistemine buraya tıklayarak gelebilir ve sistem hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.

Ayrıca Kilobekçisi Kimdir? adlı videomuzu izlemeden geçmeyin :)




Perşembe

Zayıflama Okulundan Genel Tavsiyeler

Zayıflama Okulundan Genel Tavsiyeler

Zayıflama okulu olarak merak etmiyor ve araştırmıyor değiliz; neden sürekli yedikçe pişman olan, pişman oldukça daha çok yiyen bir döngünün içindeyiz?

Zayıflama okulu; yanlış gıda seçimleri yaptıkça, hatalı beslenme düzeni (düzensizlik aslında) kurdukça daha çok yiyoruz. Kısa süreli aralıklarla şekerlemeler, katkı maddeli ürünler, bütün paketler ürünler; çikolatalar, bisküviler vs, asitli içecekler, gıda boyalı asitsiz içecekler, hamur işleri ve diğer unlu mamülleri tüketmeyi kötü bir alışkanlık haline getirdiysek kendimizi resmen öldürüyoruz. Hatta daha da kötüsü, tam ölmek de değil, sürünmektir bu. Vücuda giriş yapan yoğun miktardaki şekerlemeler hızlıca kana karışır, kan şekeri seviyesi yükselir, insülin hormonu salgılanmaya başlar, kandaki şeker oranı insülinin normal seyrini bozar ve daha çok salgılanmasına neden olur, insülin de kandaki şekerin fazlasını alır ve kan şekeri düşer, böylece hipotalamus uyarılır. Peki bu durumda ne olur? Uyarılan hiptalamus "ACIKTIM" sinyallerini beynimize gönderir. Türkçesi; gittikçe şiddetlenen acıkma hissi ve yemek isteği yükselir. 


gelişerek zayıflama
Dolabınızı sağlıklı yiyeceklerle doldurun :)


"Zayıflama Okulu ve Verimli Çalışmak" adlı yazımızı okudunuz mu?


Zayıflama okulu; şekerlemelerin sık sık ve yoğun olarak tüketilmesinin sonucu olarak, aynı şekilde sık sık acıkırız ve normalinin çok üstünde tüketimler yapmaya başlarız. Alınan sağlıksız gıdaların, -ki artık bu noktadan sonra sağlıklı tercih yapamaz kimse, çorba içmek, salata yemek boş gelir, daha çok kek, pasta, börek, şekerleme isteği uyanır beynimizde- kalorileri de beraberinde gelir ve yağ hücrelerine işler, bunların kiloya dönüşmesi de kaçınılmaz olur. Bundan nefret ederiz. Pişman oluruz. Ama sürekli daha çok ve daha sık aralıklarla yemek isteriz. Ve hüsran gibi görünen kaçınılmaz son: Yedikçe pişman olan, pişman oldukça sinirlenip daha çok yiyen bir kişiye dönüşürüz. O-BE-Zİ-TE!


Zayıflama okulu; öncelikle bilinçli bir şekilde, kesin kararlılıkla şeker alımını derhal kesmemiz gerekiyor. Ölüyoruz. Günden güne, sevdiklerimizin karşısında çaresizce ölüyoruz. Ya sürünerek ölmeyi seçeceğiz ya da kendimizi kurtarmayı. Şeker oranı azaldıkça eskisi kadar aklınıza gelmeyecek bu tür gıdalar. 

Zayıflama okulu; ELMA gerçeğini bilmemiz lazım. İçeriğindeki karbonat iyonları sayesinde sindirimi kolaylaştırır. Lifli bir besindir, bu yüzden uzun süre tokluk hissi verir. İçeriğindeki C vitamini günlük C vitamini ihtiyacını karşılar. Günlük demir ihtiyacı karşılanır. Beş gram kadar posası vardır, bu da tokluk sağlar. Bunları bildikten sonra zorunluluktan değil, gerçekten bilinçli bir şekilde elmayı tüketiriz ve faydalarını vücudumuzda görmeye başlarız.

Zayıflama okulu der ki;

1) Mineral ve vitamin yönünden zengin olan taze sebze ve meyve ürünleri mevsimine göre tercih edilmelidir,

2) Asitli meyveler özellikle kış aylarında vücudumuzun bağışıklı sisteminin korunmasına yardımcı olur; elma, portakal, kivi, limon, greyfurt vs.

3) Yine mevsimine göre, semizotu, pırasa, ıspanak, enginar, biber çeşitleri, maydanoz, brokoli, lahana, börülce tüketip vücudun dengesinin sağlanmasına katkıda bulunmalıyız,

4) Farkındalıklarımızı artırmak için sadece beslenmeyle ilgili değil, hareketlilik ile ilgili de araştırmalar yapmalıyız. Nasıl spor yapabiliriz? Hangi sporlara yatkınız? Spor salonuna gitsek orada spor hocasının vereceğini idmana uyabilir miyiz? Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. 

5) Kontrol altına alınmış açlık duygusu eskiden yaşadığınız şeyleri yaşamamanızı sağlayacaktır. Örneğin, eskiden acıktığınızı hissettiğinizde yemeğin önünüze "hemen" gelmesini ve o yemeği "hemen" yemek istediğinizi hatırlarsınız. Şimdi soğukkanlılıkla, nasıl olsa birazdan yiyeceğinizin bilinciyle acele edip sinirlenmezsiniz. 

6) "Ne yiyeceğim?" sorusunu artık bir kenara bırakıp "Ne yapmalıyım?" sorusunu gündeme getirmelisiniz. Gördüğünüz gibi bu zamana kadar açlıktan ölmediniz, bundan sonra da ölmeyeceksiniz zaten. Bunun farkındalığıyla hayatınızı dolduracak ve anlamlı kılacak işlerin peşinden koşabilirsiniz. Kitap yazmak istiyor ama nasıl yazacağınızı bilmiyor musunuz, yaratıcı yazarlık kursuna gidin. Sağlıklı yemekler yapmak istiyor ama bilmiyor musunuz, bununla ilgili yemek kursuna gidin. Tango mu öğrenmek istiyorsunuz, dans derslerine başlayın. Yüzmeye gidin. Çocukluğunuzdan beri keman mı çalmak istiyorsunuz? Kimse sizden virtüöz olmanızı beklemiyor, gidin ve keman çalmasını öğrenin. 

7) Kalıcı zayıflama sürecinde işinde profesyonel bir kilobekçisinden danışmanlık mı almak istiyorsunuz? O zaman online zayıflama okulu Gelişerek Zayıflama'ya ulaşmak için buraya tıklıyorsunuz ve sistem hakkında detaylı bilgi sahibi oluyorsunuz. 

Ayrıca Online Kilobekçiliği Nedir? videomuzu da izleyebilirsiniz :)




Salı

Çok Sevdiğimiz Yemekler

Çok Sevdiğimiz Yemekler

Zayıflama okulu, yüzlerce üyesinden derlediği bilgileri paylaşmaya devam ediyor. Bugünkü konumuz; hayır diyemediğimiz yemekler...

Zayıflama okulu, malumunuz, herkesin birtakım yemeklere karşı zaafı olduğunu bilir. Yemek yeme arzularımız da birbirinden farklıdır, türlü türlüdür. Özellikle çok sevdiğimiz yemeklerin tadını sürekli hatırlarız, o tadı yeniden damağımızda yaşatmak için o yemeği ararız, ya da en olmadı hayal ederiz. 


gelişerek zayıflama
Sevdiğiniz yemekler zaafınız olmasın!


Zayıflama okulu şunun da farkındadır ki, bir zamanlar tükettiğimiz ama sonradan adını ve tadını unuttuğumuz yemekler de vardır. Örneğin hamile kadınların hiç akılda yokken bir anda canlarının çoktandır tüketmedikleri yiyecekleri çekmesi gibi. Yemeği isteme dürtüsünde sonuç ne olursa olsun değişmez, ortak bir nokta vardır sanki; vücudumuz bize bir şey demeye, bir mesaj vermeye çalışıyordur.

Zayıflama okulu, ama psikoloji profesörü Eva Kemps böyle bir durumun aslında olmadığını anlatıyor. Bir besinin tadını hatırlanması vücuttaki eksikliği hissedilen ve doyurulması gereken bir şey değil diyor. Bu tür inançlar gerilerde kaldı. Örnek verecek olursak; bir çeşit çikolata yemek isteyen birisinin yaşadığı bu durumu magnezyum eksikliğine bağlayanlar var. Ama ıspanak magnezyum yönünden çok zengin bir besin olmasına rağmen canımız nedense hiç ıspanak çekmez. 


"Zayıflama Okulu: Yağ, Kas, Su" adlı yazımızı okudunuz mu?


Zayıflama okulu, yemek arzusunun tam da böyle akılcı açıklamalarla açıklanma gayretleri ne yazık ki oldukça yaygın. Yemek arzusuyla kişinin duygu durumu ve hatıraları tazeleyen dış faktörler arasında başka bir bağ var. Midenin boş olmasının yemek arzusunu tetiklemede payı olsa da bu arzu fizyolojik sebeplerden çok psikolojik sebeplerle açıklanabilir. Moralsizlik, üzgünlük, stres, sinir ve yalnızlık gibi duyguların yemek arzusunu tetikleyen faktörler olduğunu dile getiriyor Kemps. 

Kiloluysanız ve kalıcı zayıflama başarısı göstermek istiyorsanız kendi üzerinizde daha çok çalışmalı ve kendinizi dinlemelisiniz. Yemeklerin aklınızdaki tanımlamalarını yeniden düzenlemeli ve buna göre beslenme düzeninizi şekillendirmelisiniz.

Online zayıflama okulu Gelişerek Zayıflama, üyelerine bir bütün içinde hizmet verirken açlığı yakından tanıma, kişilerin duygu durumlarına dikkat ederek neyi ne zaman yemeleri gerektiğinde hakkında uygulamalı çalışmalar yaptırıyor. Daha detaylı bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.

Online kilobekçiliği nedir? sorusunun yanıtını da aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz :)




Perşembe

Zayıflama Okulu: Yağ, Kas, Su

Zayıflama Okulu: Yağ, Kas, Su

Zayıflama okulu: Bedenimize dışarıdan alacağımız gıdalarla karbonhidrat girişi yapmak durumundayız. Beynimizin kullandığı glikozu vermeliyiz. Yoksa karaciğerdeki glikojen depoları ve kandaki şeker çekilmeye ve kullanılmaya başlanır. 

Zayıflama okulu: Kasın içindeki karbonhidratı kullanmak demek de bizim kas yiyor olmamız demektir. Kaslar yağlarımızı yakan fabrikalar gibidir. Vücuttaki kas oranı arttıkça yağ yakma oranımız da artar ve yağ yakımı kolaylaşır. 


gelişerek zayıflama
Zayıflama okulu Gelişerek Zayıflama


"Online Kilo Verme ve Kendine İnanmak" adlı yazımızı okudunuz mu?


Zayıflama okulu: Kaslar kaybedilmeye başlanırsa bu sefer yağ yakan fabrikalarda çalışan işçilerimiz de yok olur. İşin önemli kısmı kilonun yağları yakarak gitmesidir. Bu yüzden dışarıdan belli bir miktarda karbonhidrat almalıyız. 

Zayıflama okulu: Bedenimiz fizyolojik hareketlilik veya rutin metabolizma etkinliklerinde harcayabileceği enerjiye gereksinim duyar. Normalde tükettiğimiz şeker, yağ ve protein grupları enerjiyi harcayabilmemiz, kullanabilmemiz için farklı bir formata girerler. Solunumla vücuda alınan oksijen glikozu yakar ve enerji ortaya çıkar. Enerjinin çok boyutu vardır ve sayfalar sığmaz bu konuya.

Zayıflama okulu: Kilo verirken kaslarınızın yığranmasına izin vermez. Beraber çalıştığı üyelerinin açlıktan öldürmez, göz göre göre işe yaramayacak diyetler uygulatmaz. Bu iş çok boyutlu bir iştir ve asla ama asla sadece tüketimle alakası yoktur. Tüketimler bu işin sadece bir parçasıdır. Zihinsel, ruhsal ve bedensel gerçekelerimizi öğrendikçe kalıcı zayıflamayı elde ederiz. 

Online zayıflama okulu Gelişerek Zayıflama'ya buraya tıklayarak ulaşabilir ve online zayıflama sistemiyle ilgili detaylı bilgiye sahip olabilirsiniz, kilobekçiliği sistemi belki den en çok ihtiyacınız olan şeydir.

Kilobekçiliği Nedir? videomuzu izleyin :)



Salı

Sağlıklı Beslenmek İçin Hangi Gıdaları Tercih Etmeliyiz?

Sağlıklı Beslenmek İçin Hangi Gıdaları Tercih Etmeliyiz?

Zayıflama okulu olarak yeni alternatifler, farklı uygulamalar ve kişiye özel çalışmalarla yolumuza tam gaz devam ediyoruz. 

Zayıflama okulu birçok defa şunu gördü ki, zararlı olduğunu bilindiği halde birçok gıda hâlâ insanların boğazlarından geçip midelerine ulaşıyor. Bile bile lades. Sağlıklı besinleri bir kez daha elden geçirip, BrightSide'ın hazırladığı yazıyı dikkate almakta fayda var.

"Online Kilo Verme ve Kendine İnanmak" adlı yazımızı okudunuz mu?


gelişerek zayıflama
Zayıflama okulu Gelişerek Zayıflama


Zayıflama okulu: Son yıllarda su yerine maden suyu, hoşaf, meyve suyu, çay, kahve tercih edildiğini görüyoruz ve şaşırıyoruz. Başlıca içeceğimiz olan suyun yerini hiçbir içecek tutamaz. Asitli içeceklerden zaten uzak durur kilo vermek isteyen ya da var olan dengeli kilosunu korumak isteyen birisi. Ancak sebze ve meyvelerden yapılma içecekler de kalori olarak yüksek olabilir. Mesela, 250 ml'lik bir elma suyunun 115 kalori olduğunu biliyor muydunuz? 

Zayıflama okulu: Sebzelerin bazıları çiğ bazıları da haşlanmış olarak daha faydalıdır. Haşlanmış havuç daha çok karotenoid, domates ise daha çok likopen içeriyormuş ki bunlar da sağlığımıza faydalı.

Zayıflama okulu: Diyette olan şehir insanları içi sushi epey gözde bir tüketim haline geldi. Ancak bir hamburgerle karşılaştırınca bir porsiyon sushi'nin bir hamburgerden 23 gr daha fazla karbonhidrat barındırdığı tespit edilmiş. 

Şeker yerine bal, tuz yerine soya sosu kullanmak da işe yaramayan başka bir madde olarak gözüe çarpıyor. Kurutulmuş meyve yerine taze meyveleri tercih edin. Alkol kullanmak çoğunlukla yasaklanır diyetlerde, ancak kırmızı şarabın içerdiği polifenolle kan damarlarımızda oldukça iyi bir hızla akar. Bir bardak kuralını ihlal etmeyelim tabii. 

Her gün ortaya bir yenisinin daha çıkacağı sağlıklı tercihler kavramını burada noktalayalım. Bunları takip etmeye çalışmak bile insanı yorabilir. Online zayıflama okulu Gelişerek Zayıflama'nın bir üyesi olmak için buraya tıklayın ve detaylı bilgi alın.